Maria Montessori, eğitim felsefesini Wundt’un “… deneysel psikolojinin bütün metotları konunun dikkatlice kaydedilmiş gözlemine indirgenebilir” ilkesine dayanarak sürdürdüğünü belirtir.
Maria Montessori fiziksel ölçümler olarak çocuğun boy, kilo, baş çevresi, göğüs çevresi ölçümlerinin düzenli olarak alınmasını tavsiye eder. Çocukların fiziksel gelişimleri kontrol edilmelidir. Bu ölçümler gözlem olarak fiziksel gelişimi alır.
Çocukla ilgilenirken çokça gözlem yapmaya ihtiyaç vardır. Bu gözlemler, fiziksel yerine ruhsal bir bakış açısı ile yapılmalı, çocuğun yetişkinlerle ve sosyal çevresiyle olan ilişkilerini ve çatışmalarını bulmayı amaçlamalıdır.
Montessori yönteminde gözlem, çocukların ruhsal yaşamına yardım etmeye çalışır.
Montessori gözlem metodu, çocuğun kendiliğinden etkinliklerinde özgür olmasına dayanır. Çocuk özgür ve bağımsız koşullar altında gözlemlenir. Bu nedenle çevre çocuğun boyut ve ağırlık olarak hakim olabileceği eşyalarla oluşturulur. Böylece çocuğun yetişkin yardımına ihtiyacı olmaz ve tamamen kendi olarak hareket eder.
Ebeveynler için kaliteli gözlem yapmak, çocuklarının ihtiyaçlarını anlama konusunda yardımcı olacaktır. Ebeveynlerin bu gözlemlerinde çocukların hangi duyarlı evrede olduğunu tespit etmesinin, çocuğun gelişimindeki önemi çok büyüktür. Duyarlı evreler, çocuklarda aşırı öğrenme tutkusu görülen ve zaman açısından sınırlı gelişim kesitleridir. Bu evrelerdeki yetileri tam olarak kazanabilmeleri için uygun ortam ve olanaklar ile buluşmaları gerekmektedir. Eğer bir çocuk hareket etmeye, sayılara, dile, düzene, sosyal davranışlara duyarlılık içerisindeyse ona göre eğitimi şekillendirilmelidir. Ebeveynin buradaki gözlemi ve çıkarımı da, çocuğun eğitimindeki kilit noktaları bulmasını sağlayacaktır.
Blog’a her gün eklenen yeni yazılar ve Montessori etkinlikleri için Abone bölümünden abone olmayı unutmayın. Yeni yazıları mailinizden takip edin…
