Maria Montessori özgür olmak için bağımsız olmanın şart olduğuna inanır. Maria Montessori’ye göre botlarını çıkaramayan felçli bir kişi ile sosyal bir gerçek olarak botlarını çıkarmaya cüret etmeyen prens aynı duruma düşmüşlerdir. Kime hizmet edilirse onun bağımsızlığı da kısıtlanır.
Montessori felsefesi çocuğa bağımsızlık kazandırmanın rehberini sunar. Çocuk özgürlüğünü kazanmak için bağımsız olmaya ihtiyaç duyar. Bu felsefe üzerinde en çok tartışılan çocuğunun her istediğini yapabilme özgürlüğüne sahip olduğunun sanılmasıdır. Ancak özgürlük ancak bir öz disiplinle gerçekleşir. Sınırları vardır ve saygı gerektirir.
Çocukların bağımsız ve ebeveyne muhtaç olmaması noktasında giyinebilmeleri, banyo yapabilmeleri, yemeklerini yiyebilmeleri için yardım edilmemelidir. Çocuklara bu işleri yapmalarında yardım etmek hem onları köleleştirir ve ebeveyne bağımlı kılar, hem de onların kendiliğinden öğrenme ve gerçekleştirme dürtüsünü bozma eğiliminde olduğu için de tehlikelidir.
Yetişkinler genel olarak çocukların bu işleri yapamayacağını düşünür ve onların yerine kendileri yapar. Oysa çocuklar bu tür etkinlikleri sürdürmek için fiziksel, nasıl yapacağını öğrenebilmek için de zihinsel araçlarla donatılmıştır.
Her olayda yetişkinin görevi, çocuğun kendi eylemlerini gerçekleştirmesi için ona yardım etmektir.
“Gereksiz yardım, doğal yeterliliğin gelişmesi için gerçek bir engeldir.”
Bir araştırmada (The Development of Autonomy in Children: An Examination of the Montessori Educational Model) Montessori eğitiminin otonominin gelişmesine katkı sağlayan yanlarını incelenmiştir. Araştırma; Montessori öğretmenlerinin çocuklarda güven, özgürlük, inisiyatif ve kendini düzenleyebilme yetilerini daha fazla beslediğini ortaya çıkarmıştır.
Blog’a her gün eklenen yeni yazılar ve Montessori etkinlikleri için sağ tarafta bulunan Abone bölümünden abone olmayı unutmayın. Yeni yazıları mailinizden takip edin…